Quantcast
Channel: Forum Gazetesi» Hayrettin Turan
Viewing all articles
Browse latest Browse all 11

Türkiye 21 yüzyıl ülkesi oldu

$
0
0

Bir seçim dönemini daha geride bıraktık… 2 dönemdir iktidarda bulunan AK Parti’nin Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeni bir rekora imza atarak 3. döneme başladı. Türkiye’de 60 yılı aşkın çok partili siyasi sistem süresince, 3. defa oy oranını artırarak üst üste Meclis’te mutlak çoğunluğu elde eden ilk lider de Erdoğan oldu… Cumhuriyetin kuruluşundan 2002′ye kadar geçen yaklaşık 80 yıllık dönemde yapılan hizmetlerden çok daha fazlasını sadece 8 yıla sığdıran Başbakan Erdoğan, Türkiye’yi, “kimsenin başaramadığı kadar değiştiren” bir lider olarak tarihe geçti. Türk halkının yarısı, ülkeyi modernleştiren ve ordunun siyasete müdahalelerine son veren Başbakan Erdoğan’ı destekleyerek, 8 yıldır yaşanan büyük değişim ve gelişim sürecinin devamı yönünde tercihini kullandı.

Bugün gelinen noktada Türk halkının bu tercihini doğru yorumlamak gerekir. Görünen o ki vatandaşlar artık türban tartışmaları, asker hegemonyası, kimlik siyaseti gibi soyut gerilimleri 21. yüzyılın modern dünyasında artık yaşamak istemiyor. Ülkenin bunlarla yıpratılmasını, zaman kaybetmesini ve hatta geriye gitmesini onaylamıyor, bunlardan beslenen ideolojilere prim vermiyor. Ayrıca şunu da belirtmek gerekir ki; Türk halkı seçim dönemlerinde kendilerine vadedilen ancak sonra yerine getirilmeyen siyaset anlayışından çok çekti. Artık laf üreten, temelsiz, dayanaksız, kuru sıkı atan liderleri değil; gerçekleri anlatan ve dediğini yapan liderleri ülkenin yönetiminde görmek istiyor. Seçimin sonuçları, bunun da açık bir göstergesi oldu.

Peki toplumsal bilinç bu duruma nasıl geldi? Hiç şüphesiz bunda ekonomik istikrarın, serbest pisaya ekonomisinin, güçlü mali politikaların etkisi yadsınamaz. Aynı zamanda sosyal hayatı doğrudan ilgilendiren sağlık, eğitim, alt yapı ve ulaştırma başta olmak üzere birçok alanda “insan merkezli” yapılan ve “insanı modern hayat seviyesine yükselten” hizmetlerin katkısı da çok büyük. Geride bıraktığımız 2 dönemde Başbakan Erdoğan, Türkiye’yi 25. sıradan 16. sıraya yükselterek G-20 ülkeleri arasına sokmayı başardı. Seçim döneminde de laf üretmek yerine projelerini ön plana çıkardı. 2023 yılına işaret ederek, ülkenin yüzüncü kuruluş yıl dönümüne “Türkiye’yi dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi arasına yükseltme” konusunda vizyonunu ortaya koydu. Türk halkı işte bunların daha da genişletilmesine oy verdi. AK Parti’nin üçüncü dönemde de yıpranmadan daha fazla oy almasının sebebi; büyük projelere imza atan, iş yapan, icraatçı bir iktidar olmasından kaynaklandı. Geçmiş dönemde yaptıkları, önümüzdeki dönemde yapacaklarının teminatı oldu…

Geride bıraktığımız 8 yılda Türkiye’nin küresel itibarının ve ağırlığının ne kadar arttığına da bütün dünya tanık oldu. Uzun yıllar bir ülkeyi yönetmenin diktatörlükle değil, halkın teveccühü kazanılarak da başarılabileceğini,  Arap dünyasında ve Orta Doğu’da “Yasemin Devrimi”nin yaşandığı bu aylarda bütün dünyaya gösterdi…

Bütün bunlar yeterli miydi? Yani ekonomik istikrar, hizmetler, dünyada güçlü bir ülke imajı herşey miydi? Tabii ki hayır!.. Türkiye, moderleşme yolunda, toplumdaki çeşitliliği, bireylerin hak ve özgürlüklerini tanıyan bir demokrasi olma yolunda uzun mesafe aldı ama en zorlu etap daha önünde duruyor. Başbakan Erdoğan da bu sebeple seçim meydanlarında en büyük vaadi olarak demokratik ve özgürlükçü yeni bir anayasadan söz etti. Bu sancılı süreç  de toplumun bütün kesimlerinin katkısıyla aşılabilirse, Türkiye’nin 2023 hedefi, çok daha önceden gerçekleşebilir. Muhalefetin, “bu başarıların AK Parti’nin hanesine yazılacağı” çekincesinden vazgeçip, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi ve yeni anayasa için elini taşın altına koyması lazım. Muhalefet, kendisine oy vermiş milyonlarca insanın da bu ülkede yaşadığını ve bu ülkenin bir vatandaşı olduğunu hatırlamalı; gelişen ve büyüyen Türkiye’nin, sadece AK Parti’lilerin değil, bu topraklar üzerinde yaşayan 74 milyonun ve gelecek nesillerin yararına olduğunu unutmamalıdır.

Hepimiz aynı gemideyiz. Eğer bu ülkeyi prangalarından kurtarmazsak, yaşanacak kayıplar hepimizi etkileyecek. Ancak ülkenin demokratikleşmesi ve büyümesi için hepimiz katkı sağlarsak, bu gemi en azgın dalgalarda bile yüzecektir.

Şimdi artık uzlaşma zamanı…

 hayrettinturan@forumgazetem.com

 

The post Türkiye 21 yüzyıl ülkesi oldu appeared first on Forum Gazetesi.


Viewing all articles
Browse latest Browse all 11

Latest Images

Trending Articles





Latest Images